Molly yanımda

Lucifer ile birlikte büyük salonun ana duvarındaki çift taraflı aynanın arkasında bekledim. Layla'yı beklerken, Lucifer ile birlikte sürüyü izliyorduk, onlar ise farkında değildi.

Caydon sinir krizine giriyordu ve nedenini anladım. Salonun karşısında kapılardan içeri giren Molly'ydi. Bu sabah hatırladığımdan bile daha güzeldi.

Tanrım, cehennem kadar seksi görünüyordu, belki de fazla seksi. Onun bedeninin sadece benim gözlerime ait olmasını istiyordum. Üzerinde yere kadar uzanan mavi saten bir elbise vardı, her yerine tam oturmuştu.

Etrafındaki kurtlar üzerinde yarattığı etkinin farkında değildi. Bu balonun bitmesini istiyordum ki onu omzuma atıp odama götürebileyim, böyle kışkırtıcı bir elbise giydiği için onu bütün gece cezalandırabileyim!

“Lucas!” diye seslendi Lucifer. “Evet,” diye yanıtladım. “O mu?” diye sordu, sanki yeterince belli değilmiş gibi. Layla gelmişti ve içeri girme zamanıydı.

Lucifer'in sol tarafında yürüdüm, gözlerim sürekli Molly'deydi. Molly bakışlarıma karşılık verdi ama sadece birkaç saniye sürdü, sonra başka bir dişi kurdun söylediği bir şeye döndü. Molly tekrar bana bakmadı, bunun yerine etrafa bakındı ve sonra yere baktı.

Caydon onun bu tavrından rahatsız oluyordu, eşimizin neden sıkıntıda olduğunu anlamaya çalışıyorduk.

Etrafa baktım ve fark ettim ki en az 15 erkek kurt onun bedenine bakıyordu ve bunu saklama gereği duymuyorlardı. Molly kendini rahatsız ve tehdit altında hissediyordu.

Kendimi durduramadan güçlü ve baskın bir hırlama çıkardım. “Ne yapıyorsun Lucas?” diye Lucifer zihinsel olarak bana bağlandı. Olanları birkaç saniye içinde ona aktardım. Lucifer, “Git ve onu yanında tut, hemen git,” dedi.

Kalabalığın arasından geçtim, gözlerim sıkıca Molly'ye odaklanmıştı. Molly'ye doğru ilerlerken kurtlara hırlamaya ve homurdanmaya devam ettim. Bana bakanların boğazlarını parçalamak istiyordum. O bizimdi ve kimse ona böyle hissettiremezdi.

Molly'ye birkaç adım kala, sinir bozucu bir kız görüş alanıma girdi. “Merhaba, ben Bella,” dedi, doğrudan bana bakarak ve vücuduma hayranlıkla bakarak. Kesinlikle benim tipim değildi, çok çaresiz ve ucuz görünüyordu.

Molly'nin gözlerine baktım ve ona göz kırptım, Bella'nın söylediklerini tamamen görmezden gelerek yanından geçtim. Elimi Molly'ye uzattım ve o da elimi tuttu. “İşte benim kızım,” diye düşündüm.

Onu kollarıma çektim ve o an elbisenin ne kadar açık olduğunu fark ettim, neredeyse arkası çıplaktı. Cinsel organım sertleşti ve gözlerim karardı. Molly kızardı ve haklıydı, ne yaptığını çok iyi biliyordu ve ben onun ellerinde oyun hamuruydum.

“Oh Molly, Molly, Molly,” dedim, “seni odamıza götürene kadar bekle,” ve herkesin gözü önünde onu dudaklarından öptüm, sonra onu alfa ve Luna'ya doğru götürdüm.

Molly gece boyunca yanımda kaldı, boynundaki işaretim herkesin görebileceği şekildeydi. Onun benim olduğundan kimsenin şüphesi yoktu ve kimse ona yaklaşmaya cesaret edemezdi.