Bölüm 1 Hanım Ortaya Çıkıyor

"Ah, Christopher, sakin ol."

Videoda, bir adam ve bir kadın birbirlerine sarılmış durumdalar. Adamın sırtı kameraya dönük, telaşla takım elbisesini ve gömleğini çıkarıyor, kadını kaldırıp duvara yaslıyor. Uzun saçlı kadının yüzünün yarısı görünüyor, gözleri donuk ve yaşlı, kırmızı tırnakları adamın çıplak sırtında geziniyor.

Anonim videoya bakıyorum, adamın çıkardığı takım elbisesine odaklanıyorum.

O sabah Christopher Valence'e giymesi için yardım ettiğim ceket aynıydı, kravatını da ben bağlamıştım.

Haber başlığı, "Christopher Karısını Mutlu Etmek İçin Servet Harcıyor," listelerin en üstünde, herkes Christopher'ın eşine olan bağlılığını övüyor.

Üçüncü yıldönümümüzde, Christopher bana uzun zamandır beğendiğim bir elmas kolye almış ve büyük bir sürpriz vaat etmişti.

Bu gece eve ne hediye getirecekti?

Bütün gece yemek masasında oturdum, bacaklarım uyuşmuş, ölü bir balık gibi sandalyeye çivilenmiş hissettim. Ama Christopher eve gelmedi.

Ertesi sabah, siyah bir Bugatti bahçeye girdi.

Ev işçimiz Donna Blake, pencereden bakıp, "Bay Valence'in arabası," dedi.

Yüzümü ifadesiz tuttum. "Kahvaltıyı hazırla."

Ama içeri giren Christopher değildi. Pek tanımadığım bir kadındı.

Evelyn Valence, Christopher'ın sözde kız kardeşi ve videodaki kadın.

"Üzgünüm, Hope. Christopher dün gece benimleydi. Ona senin yanına gitmesini söyledim, ama benimle kalmakta ısrar etti."

Evelyn saçlarıyla oynayıp göğsündeki elmas kolyeyi sergiledi, sonra sahte masumiyetle bana baktı. "Hope, ne kadar yakın olduğumuzu biliyorsun. Rahatsız olmazsın, değil mi?"

Mideme bir yumruk yemiş gibi hissettim. Kocamla yatıyor, bunu gösteriş yapıyor ve utanmadan rahatsız olup olmadığımı soruyor!

"Elbette, sonuçta sen onun kız kardeşisin." Telefonumu çıkarıp videoyu oynattım. "Bu arada, dün gece bir porno izledim. Aktris sana çok benziyordu!"

Evelyn'in yüzü karardı ve gülmeden edemedim. "Evelyn, ne zamandan beri porno yapıyorsun? Söyleseydin, senin reklamını yapardım."

"Kes sesini, Hope Royston!" Evelyn çığlık attı, genellikle sakin yüzü öfkeyle buruştu.

"Christopher'ın benimle olması seni rahatsız ediyor, ama yapabileceğin tek şey konuşmak." Yeni LV çantasından bazı belgeler çıkarıp yüzüme fırlattı. "Aşkta, sevilmeyen kişi metres olur. Christopher ve ben çocukluğumuzdan beri birbirimizi tanıyoruz. Sen araya girmeseydin, şimdi çocuklarımız olurdu."

"Onu boşayacaksın. Sana bir milyon dolar vereceğim." Evelyn bana bir kart verdi.

Boşanma belgeleri, sadece bir milyon dolarla ayrılmamı talep ediyordu.

Evelyn'in kartıyla oynadım, sonra kahkahalarla patladım. "Mrs. Valence unvanı sadece bir milyon mu? Evelyn, parasız kaldın da zengin bir adam mı arıyorsun? Ve sen kimsin ki bana bunu söylüyorsun?"

Evelyn homurdandı. "Hope, Christopher sana kendisi söyleyecek kadar nazik. Nankörlük etme. Belgeleri şimdi imzala, biraz onurunla ayrıl."

Geri adım attım, boşanma belgelerini parçalara ayırdım ve konfeti gibi havaya fırlatıp, Evelyn'in şaşkın yüzüne düşmesini izledim.

"Bana Christopher'ın kendisi söylemeli."

Christopher her zaman bana iyi davranmıştı. Aşk için evlenmedik, ama bugüne kadar sadakatinden hiç şüphe etmemiştim.

Herkes Christopher'ın beni sevdiğini söylüyordu, peki bu neydi?

"Yüzüme söylemesini istiyorum. Metresin sözleri geçerli değil." Kesin bir şekilde tekrarladım.

Evelyn sonunda kendine geldi, öfkeyle topuklarını yere vurdu ve elini kaldırıp beni tokatlamak istedi. Kolunu yakaladım ve onu tokatladım.

Evelyn çığlık attı, "Hope! Beni nasıl tokatlarsın!"

Bileğimi ovuşturdum, memnuniyetle. "Seni tokatlamak için randevu mu almam gerekiyor?"

Evelyn tekrar saçımı çekmek için bana saldırırken, kapıdan gelen ayak sesleri yankılandı. Oturma odasının kapısında uzun bacaklı biri duruyordu.

"Ne yapıyorsunuz siz?"

다음 챕터
이전 챕터다음 챕터