Bölüm 3 Gerçekten Geri Döndü

Olivia parmaklarını sıktı. Charles'ı ne olursa olsun karıştırmazdı. Ama...

Olivia, Charles'ın sol eline baktı. Üç yıl önce onu bir neşterle öldürmeye çalıştığında, neşterin sol eline saplandığını açıkça hatırlıyordu. Bu kadar ciddi bir yara, hem avuç içinde hem de elin arkasında iz bırakmalıydı. Ama hiçbir iz yoktu.

Polis hızla geldi. Olivia'nın hikayesini dinledikten sonra Charles'ın pasaportunu aldılar ve kayıtlarını incelemeye başladılar. Kontrollerini yaptıktan sonra pasaportu Charles'a geri verdiler ve Olivia'ya, "Bayan Smith, yanılmışsınız. Bay Green'in bahsettiğiniz Robert Davis ile hiçbir bağlantısı yok. Kayıtlarımız, Robert'ın üç yıl önce öldüğünü gösteriyor. Bay Green sadece ona benziyor," dediler.

Olivia'nın patronu Jerry Nelson, ona hoşnutsuz bir şekilde baktı. "Olivia, yanılmışsın. Bay Green'den özür dile."

Olivia dudaklarını ısırdı. Dünyada tam olarak aynı görünen ve aynı şekilde konuşan iki insanın olabileceğine inanamıyordu. Ama kanıtlar açıktı ve başka bir delili yoktu. Başını eğdi. "Bay Green, özür dilerim. Yanlış anladım."

"Bayan Smith, sorun değil. Bunun kasıtlı olmadığını düşünüyorum," diye yanıtladı Charles.

Günün geri kalanında Olivia dikkati dağılmış haldeydi ve işte birkaç hata yaptı. Günün sonunda, David'i arayıp kendisini almasını istedi.

David'i gördüğünde hemen onun kollarına atıldı. "Olivia, ne oldu?" diye sordu David.

Olivia, David'e sıkıca sarıldı ve sakinleşmek için bir an aldıktan sonra günün olaylarını anlattı. "David, polis yanıldığımı söyledi ama içgüdülerim Charles'ın Robert olduğunu söylüyor. O ölmedi. Bize geri döndü."

David kaşlarını çattı. "Olivia, Charles nerede? Onu görmem lazım."

David, olay gerçekleştiğinde onun yanındaydı ve Robert'ı görmüştü. Olivia yanılıyor olabilir, ama o farklılıkları tespit edebilirdi.

Olivia başını salladı. Charles, Robert olsun ya da olmasın, gerçekten şirketin bir ortağıydı ve sık sık orada görünüyordu.

Olivia yakında bir fırsat buldu. David'i önceden aradı. Arabada oturup Charles'ın dışarı çıkmasını izlediler. "David, işte o adam. Robert ile aynı değil mi?"

David, Olivia'nın işaret ettiği yere baktı ve yüzü soldu. Bir doktor olarak sadece benzerliği değil, aynı kemik yapısını da görebiliyordu. Bu adam, Charles, tam olarak Robert'a benziyordu.

Robert gerçekten yaşıyor olabilir miydi? Polis üç yıl önce bir hata mı yapmıştı?

David'in ifadesini gören Olivia, içgüdülerinin doğru olduğunu biliyordu. David'in elini sıkıca tuttu, sesi korkuyla titriyordu. "David, şimdi ne yapacağız? Gerçekten geri döndü."

David sakin kalmaya çalıştı. "Bu dünyada insanlar birbirine benzeyebilir, aynı kemik yapısına sahip olabilir ve aynı şekilde konuşabilirler, ama parmak izleri ve kan grupları aynı olamaz. Parmak izlerini ve kan grubunu almamız gerekiyor. Eğer Robert'ınkilerden farklıysa, bu sadece kötü bir tesadüf."

"Kan örneğini ve parmak izlerini nasıl alacağımı bulacağım," dedi David, Olivia'nın elini tutarak. "Bu arada, ondan olabildiğince uzak durmaya çalış. Eğer onunla uğraşmak zorunda kalırsan, bunun halka açık bir yerde olmasını sağla."

David, Olivia'nın korkusunu anlıyordu ve bu işin kökenine inmek zorunda olduklarını biliyordu.

Durumu kendisi ele almak istiyordu, Olivia'yı dahil etmemek için.

Olivia, onun elini sıkarak başını kararlı bir şekilde salladı.

"Mevcut durumda, sen ve o yabancısınız, ama ben işte onunla kolayca temas kurabilirim. Bu işi benim halletmem daha uygun."

"David, benim için zaten çok şey yaptın. Geri kalanını benim halletme zamanım geldi."

Önceki Bölüm
Sonraki Bölüm