Bölüm 6 Kelvin'in İsyanı

Lexine'nin ebeveynleri çökmüş, gözyaşları yüzlerinden süzülüyordu.

Kelvin, gözlerini Sienna'dan ayıramıyordu. Sienna, adli tıp uzmanıydı ama insanları okumakta da ustaydı.

Mağdur aileleriyle konuşan adam sorgulamalarda profesyoneldi, ama Sienna konusunda daha fazla pratiğe ihtiyacı vardı.

Lexine'nin babası Tony Gonzalez ve annesi Tammy Baker durmaksızın ağlıyordu. Sienna bir an duraksadıktan sonra sordu, "Lexine ölmeden önce cinsel saldırıya uğramış mıydı?"

Tammy'nin elindeki bardak kaydı, soğuk su her yere döküldü. Sienna'ya şok içinde baktı. "Bunu nasıl biliyorsun?"

"Bir meslektaşım, her zaman uslu göründüğünü söyledi ama vücudunda uzun zamandır var olan küçük kendine zarar verme izleri vardı. Bir kızın kendine zarar vermesi genellikle evde bir sorun olduğu ya da bir travma yaşadığı anlamına gelir."

Tony ve Tammy başlarını öne eğdi, dudakları titriyordu.

Sienna onları zorlamadı, sadece sessizce bekledi. Bir süre sonra, pişmanlık dolu derin iç çekişler duydular.

"Üç ay önce, Lexine arkadaşlarıyla bir bardan döndü ve kendinde değildi. Orada cinsel saldırıya uğradığını öğrendik," dedi Tony.

Leroy şaşkın bir şekilde göz kırptı. "Bu açıdan da kontrol ettik ama bir şey bulamadık."

Tony yüzünü kapattı, sesi boğuk ve kendine sertçe vurdu. "Hepsi benim suçum! Lexine'nin bunu kaldıramayacağını bilseydim, o tecavüzcüyü öldürürdüm!"

Leroy iç çekti. "Lexine'nin en iyi arkadaşı o zamanlar bir terapiste gittiğini söyledi. İlerlemeye çalışıyordu."

Tony ve Tammy kontrolsüzce ağlıyordu.

Sienna derin bir nefes aldı ve Ava'nın annesi Bertha Rivera'ya döndü. Bertha sessizce oturuyordu, gözleri boştu.

Sienna nazikçe sordu, "Merhaba, Ava hakkında konuşabilir miyiz?"

Bertha'nın gözleri kıpırdadı ve yavaşça Sienna'ya baktı, dudakları kımıldadı.

"Babasıyla boşandıktan sonra Ava benimle kaldı. Ama yeniden evlendikten sonra eve gelmekten hoşlanmadı."

Sienna ciddi bir şekilde sordu, "Neden?"

Kelvin araya girdi, "Tecavüz ve aile içi şiddet."

Bu kısa cümle Bertha'ya bir ton ağırlık gibi çarptı. Aniden sinirlendi, kan çanağına dönmüş gözlerle ayağa kalktı. "Onu büyütmek için yeniden evlendim. Neden benimle bağlarını kopardı? Onu tek başıma büyütmenin ne kadar zor olduğunu anlamadı mı?"

Sienna kaşlarını çattı. Bertha neredeyse histerik bir haldeydi.

Sienna bir şey söylemek üzereydi ama Kelvin ondan önce davrandı. "Üvey babası tarafından tecavüze uğramak küçük bir mesele mi? Onu öldürse bile tamamen onun suçu olmazdı."

Sienna'nın gözleri dehşetle açıldı. Kelvin'in uzun saçları gözlerini örtüyor, ince dudakları sıkıca kapanmıştı, ürkütücü bir hava veriyordu.

Bir polis olarak, bunu gerçekten söyledi!

Leroy'nun gözleri karardı ve hızla Kelvin'in ağzını kapatmak için koştu. "Neden bu şeyleri söylüyorsun?" diye fısıldadı.

Leroy daha önce de vakalarda Kelvin ile iş birliği yapmıştı. Leroy, polis teşkilatında sağlam bir itibara sahip bir aileden geliyordu. Tüm görev gücünde, bazen Kelvin ile tartışabilen tek kişi oydu.

Leroy diğer polislere işaret etti ve kısa süre sonra aile üyeleri odadan çıkarıldı.

Oda tamamen sessizleşti, ta ki Kelvin Leroy'un elini itene kadar.

Leroy utangaç bir gülümsemeyle mırıldandı, "Bu kurbanların zor geçmişleri ve hayatları vardı. Ama bu, öldürülmeleri için bir sebep mi?"

Sienna hafifçe gülümsedi. "Öldürülmeleri için bir sebep değil, ama katille yollarının kesişme nedeni bu. Katilin onların peşine düşmesinin gerçek nedeni, onlara bir şekilde Cara'yı hatırlatmaları."

Leroy neredeyse Cara'yı unutmuştu ve zihni bir anda karıştı.

Leroy sordu, "Peki neden Cara'yı öldürdü?"

Kelvin göz kapaklarını kaldırdı ve aniden dedi ki, "Eğer ben katil olsaydım..."

Sienna şaşırarak ona baktı.

Kelvin kendi dünyasında kaybolmuş gibiydi, sesi alçak ve yavaştı. "Zorlu bir durumdan nihayet kaçtıktan sonra, hoşlandığım nazik bir kızla tanışıp, onun tuhaf fetisim yüzünden ölmesi... Yapmak isteyeceğim tek şey, onu hala hayatta gibi göstermek için parçalarını bir araya getirmek olurdu. Yanımda yatan sadece bir kabuk bile olsa, kendimi o kişinin Cara olduğuna inandırabilirdim."

Kelvin konuşmasını bitirdiğinde, üzerinde keskin bir bakış hissetti. Aniden ellerini açtı, yüzünde hafif bir kötülükle gülümseyerek, "Sadece söylüyorum," dedi.

Sienna hafifçe dudaklarını büzdü. Kelvin tamamen katilin zihniyetine dalmış, ona tam anlamıyla empati kurmuştu.

Çok az insan bir suçluya empati kurabilirdi, bu çok tehlikeli bir durumdu.

Sienna aniden sordu, "Kelvin, hiç kimseyi öldürdün mü?"

Kelvin gözlerini kısarak ona baktı ve yavaşça yaklaşıp kulağına fısıldadı, "Fırsat bulduğunda dene, Sienna."

Sienna geri çekildi ve açıkça, "Kelvin, ben henüz canlı birini parçalamadım, bu yüzden denemek isterim," dedi.

Leroy bir an sessiz kaldı, sonra onları uyardı, "Şu an bir vakayı tartışıyoruz."

Leroy çenesini kaşıyarak düşündü, "Yani katil hala daha fazla insanı öldürebilir mi? Ama katilin onlarla nasıl tanıştığını hala bilmiyoruz."

Dört kurbanın sosyal çevrelerini ayrıntılı bir şekilde araştırmışlardı, ama hiçbir ipucu bulamamışlardı.

Kelvin, Sienna'dan bakışlarını çekti, ayağa kalktı ve soğuk bir şekilde, "Kimse iz bırakmadan bir şey yapamaz. Kaçırdığımız bir şey olmalı, mesela Tom'un temas kurduğu erkek sevgili. Sienna, ne düşünüyorsun?" dedi.

Sienna sakin bir şekilde, "Ama ben sadece bir adli tıp uzmanıyım. Bedenlerden size tüm ipuçlarını verdim. Gerisini araştırmak size kalmış," dedi.

Konuşmayı bitirdikten sonra, Sienna başını eğdi, düşüncelere daldı.

Kelvin ona bakmaya devam etti. Beklenmedik bir şekilde, Sienna aniden ona baktı, bu da onu alışılmadık bir şekilde telaşlandırdı ve gözlerini kaçırmasına neden oldu.