Yüz Seksen Dört

Hastanenin beyaz duvarları boğucu geliyordu. Çok steril, çok parlak ve vücudumun ve kalbimin hala içinde bulunduğu kaosa karşı çok kayıtsızdı. Keskin antiseptik kokusu burnuma yapışmıştı ve yukarıdaki floresan ışıkların her titremesi baş ağrımı daha da kötüleştiriyordu. Hastane yatağında oturuyordum...

Giriş yapın ve okumaya devam edin