Bölüm 3

"Yani, hâlâ orada çalışacak mısın?" diye sordu Kim.

"Evet, işe ihtiyacım var. Ve garsonların kucak dansı yapmadığını, sadece striptizcilerin yaptığını söyledi." diye açıkladı Raine.

"Yalnız sakın yediğin kaba pisleme. Bu baştan kötü bir fikir. Ama adam çok yakışıklı!" dedi Kim.

"Biliyorum. Tam anlamıyla bittim." dedi Raine.

"Ama ne biçim bir bitiş!" diye güldü Sam.

"Bazen hemşire olduğuna inanamıyorum!" diye güldü Raine.

Cuma günü nihayet geldi ve Raine gergindi. Siyah bir atlet ve kesik mavi kot şort giymişti. Sam ve Kim onun odasındaydı. Kıyafetleri konusunda anlaşamıyorlardı.

"Seksi görünüyorsun." dedi Sam.

"Hayır, değilim." diye karşı çıktı Raine.

"Yeterince cilt gösteriyorsun ki iyi bahşiş alırsın, ama hâlâ düzgünce kapalı. Ve ihtiyaç duyarsan biz de yakınlarda olacağız." dedi Kim.

"Evet, seni kolluyoruz." diye onayladı Sam.

Raine bara doğru yola çıktı. Oraya vardığında kapıdaki adam onu içeri aldı ve ofisin nerede olduğunu açıkladı. Raine ofise gidip kapıyı çaldı.

"Girin." diye gürledi Jax.

"Bana doldurmam gereken evraklar var mı?" diye sordu Raine içeri girerken.

"Otur. Ehliyetin ve sosyal güvenlik kartın lazım. Ve bu evrakları doldurman gerek." dedi Jax.

Raine evrakları doldurdu ve ehliyeti ile sosyal güvenlik kartını ona verdi. Jax bunların birer kopyasını aldı, geri verdi ve tüm evrakları bir dosya klasörüne koydu.

"Şimdi sanırım bize her şeyi gösteriyorsun? Kurulum için herkes gelene kadar 45 dakikamız var." diye sordu Raine.

"45 dakikada yapmayı tercih edeceğim birkaç başka şey düşünebiliyorum." diye sırıttı Jax.

"Seninle yatmayacağım." diye karşılık verdi Raine.

"Yazık. Ama yakında. Sabır pek sahip olduğum bir şey değil. Ama şimdilik oyuna katılırım." diye güldü Jax.

"Ben oyun oynamıyorum." diye uyardı Raine.

"Peki, neden burada çalışmak istiyorsun?" diye sordu Jax.

"Bir gün kendi kulübüme sahip olmak istiyorum." diye açıkladı Raine.

"Neden?" diye sordu Jax.

"İşletme yönetimi okudum ve finans dersleri aldım. Ayrıca bir dönem iş hukuku okudum." diye yanıtladı Raine.

"Hayır, neden bir kulüp?" diye tekrar sordu Jax.

"Neden olmasın?" diye yanıtladı Raine.

"Neden bir kulüp?" diye sabrını kaybederek tekrar sordu Jax.

Raine iç çekti. "Kolay sıkılıyorum. Hızlı tempolu şeyleri seviyorum. Normal bir iş beni gözyaşlarına boğar ve sonunda işimden nefret eder hale gelirim."

"Peki, nasıl bir kulüp açmaya karar verdin?" diye sordu Jax.

"16 yaşındayken, ben ve arkadaşlarım sahte kimlikler aldık ve birkaç çocuk bizi bir kulübe soktu. Hayatımda yaptığım en heyecan verici ve eğlenceli şeydi." diye açıkladı Raine.

"Çok heyecan vericiydi ve çok keyif aldım. O anda düşündüm ki, eğer burada bir işim olsaydı asla sıkılmazdım ve iş gibi gelmezdi." diye açıkladı Raine.

"Ama çok fazla zor iş var. Hepsi eğlence ve heyecan değil." diye uyardı Jax.

"Evet, barlarda ve kulüplerde çalışmaya başladığımda bunu fark ettim. Ama fikrimi değiştirmedi. Zor işi sevdim çünkü hem zihnimi hem de bedenimi meşgul tutuyordu." diye yanıtladı Raine.

"Hadi sana etrafı gösterelim." dedi Jax.

"Burası stok odası, kağıt malzemeler ve alkollü olmayan her şey burada. Alkollü olan her şey arka depoda." diye açıkladı.

"Dışarıdan bir girişi var, bu da teslimatları kolaylaştırıyor. O kapının her zaman kilitli olduğundan emin ol. Tedarik odası her zaman kilitli değil, ama dikkat et çünkü bazıları burayı sevişme odası olarak kullanmayı seviyor." diye açıkladı Jax.

"Birini burada yakalarsam ne yapmalıyım?" diye sordu Raine.

"Eğer bir kardeşse, hiçbir şey yapma ve izlemekten çekinme. Eğer başka biri ise, hemen bir subaya haber ver. Ama kendin halletme!" diye uyardı Jax.

"Kardeşler? Subaylar?" diye sordu Raine.

"Bir kardeş, kulübün adı yazılı olan yeleğini giyecek. Subayların isimlerinin üzerinde bir unvan olacak. Geçen gece bazılarını tanıttım." diye açıkladı Jax.

"Ice, Blade, Steele ve Hunter?" diye sordu Raine.

"İyi hafıza. Ayrıca I.T. teknik destek ekibimiz ve MD barmenimiz var." diye yanıtladı Jax.

"Ya Smokey ve Cowboy?" diye sordu Raine.

"Onlar sadece kardeş." diye cevapladı Jax.

"MC üyesi oldukları için kardeşler, kan bağı olan kardeşler değil, değil mi?" diye sordu Raine.

"Zeki olduğunu biliyordum." diye güldü Jax.

"Çok kitap okurum." diye gülümsedi Raine.

"Hmm, ne okuyorsun bakalım?" diye sordu Jax.

Raine'in yüzü kızardı. Ona söylemeyi hiç düşünmüyordu. Jax cevap bekleyerek ona baktı. Ama Raine cevap vermeyi reddedince, Jax kapıya yöneldi.

"Hadi bara gidelim, etrafı öğrenirsin." diye güldü.

"Tamam." diye yanıtladı Raine.

Jax kapının eşiğinde durdu ve kapıyı onun için açık tuttu. Raine'in kapıdan geçmek için Jax'ın yanından sıkışarak geçmesi gerekiyordu.

Geçerken, Jax onu kapı çerçevesine bastırdı. Bir eli onun şortunun kenarına kadar olan bacağından yukarı doğru ilerlerken, diğer eli yavaşça kolundan göğsünün yanına kadar çıktı.

Raine'in kalbi öyle hızlı atıyordu ki, Jax'ın bunu hissetmesi gerekiyordu, bu kadar yakınken. Jax'ın dokunuşuyla bacaklarının arasında bir ısınma ve vücudunda bir karıncalanma hissetmeye başladı.

"Nasıl giyindiğini beğendim. Yeterince ten gösteriyorsun ama fazla değil. Fahişeler her yerde var. Sen onlardan biri değilsin. Ve unutma, burada çalışırken başka hiçbir adam senin göğsünü veya kalçanı görmeyecek. Bunu hatırla." diye uyardı Jax.

Ellerini bıraktı ve yanından geçip bara doğru yürüdü. Raine onun gidişini izledi. Az önce olanlara inanamıyordu. Daha önce onun gibi biriyle hiç tanışmamıştı.

"Tanrım, tamamen bittim." diye fısıldadı Raine kendi kendine.

"Geliyor musun?" diye sırıttı Jax.

Neredeyse diye düşündü Raine. "Geliyorum." diye yanıtladı.

Jax, Raine'e barın arkasındaki her şeyi gösterdi. Raine geri kalan zamanını her şeyin stoklandığından emin olarak geçirdi.

Sonra içkilerin nerede olduğunu öğrenmeye odaklandı. Bardakların stoklandığını kontrol etti ve temizlik için birkaç temiz bez hazırladı.

"Hey yeni!" diye gülümsedi MD, barın arkasına geçerken.

"MD ne anlama geliyor?" diye sordu Raine.

"Mad Dawg." diye yanıtladı.

"Neden?" diye sordu Raine.

"Sinirlendiğimde, ağzımdan köpükler çıkararak diğer adamı parçalara ayırırım. Tutup kafamı sallarım, vahşi bir köpek gibi bir şeyi yok etmeye çalışırken." diye güldü.

Raine ona şaşkınlıkla baktı. Şaka mı yapıyor yoksa ciddimi, emin olamadı. Jax arkasından geldi ve kafasına bir şaplak attı. MD başını ovuşturdu.

"Bayanı kandırmayı bırak. Ona MD diyoruz çünkü bu onun zayıf noktası. Ona biraz MD ver, peşinden köpek yavrusu gibi gelir!" diye güldü Jax.

"Yapma Başkan, itibarımı mahvediyorsun. Şimdi nasıl korkacak benden?" diye sordu MD.

"MD, bebek yüzünle kimseyi korkutamazsın." diye yanıtladı Jax.

"Raine, bu gece barın arkasında kalıyorsun. Başka bir grup geliyor." diye emir verdi Jax.

"Tamam mı?" diye sordu Raine.

"Şöyle diyeyim, seni elleyen adamlara gece boyunca dayak atmak istemiyorum." diye yanıtladı Jax.

"Kendimi koruyabilirim." diye karşılık verdi Raine.

"Belki, belki değil, riske atamam. Eğer biri sana dokunursa, kendimi kontrol edemeyeceğimi biliyorum." dedi Jax ve ofisine doğru yöneldi.

Raine, Jax'ın az önce söylediklerinden şok oldu. Striptizciler içeri girdi ve Raine bir anda fazla giyinmiş hissetti. Gece iyi geçti. Memurlar barın etrafında yerlerini aldı.

Raine, bunun onu korumak için olduğunu anladı. Gelen adamlar da oldukça sert görünüyorlardı. Kendi motorcu grubundan daha temiz değillerdi. Bekle, ne? Kahretsin, onlar onun "kendi" motorcu grubu değil.

Kendine gel kız! diye düşündü. Sonunda bar kapandı ve temizliğe başladı. Barın arkasındaki tüm çöpleri topladı.

Raine, MD'ye çöpleri nereye götüreceğini sordu. MD arka koridora işaret etti. Elinden geleni aldı ve çöp kutusunun olduğu arka kapıya doğru yürüdü.