Bölüm 9

Otelin girişinde, yatırımcıların temsilcisi çoktan oradaydı.

Uzun boylu, ince ve keskin hatlara sahip ana adam Nathan'dı. Bakışları buz gibiydi, dudakları sıkı, tam bir patron havası veriyordu.

"Nathan, Nathan o!"

"Vay canına, o çok yakışıklı, Aurora Şehri'ndeki en mükemmel adam!"

İnsanlar fısıldaşmaya başladı, ama Nathan hiç etrafına bakmadan, korumalarıyla birlikte otele doğru yürüdü.

Yönetmen William Smith hızla yanına geldi, "Bay Kennedy, geldiniz."

Nathan zar zor duyulan bir "Hmm" ile cevap verdi.

"Canım, geldin!" Roxanne ona doğru geldi.

Özelde Nathan'a yapışmaya cesaret edemezdi, ama halka açık yerlerde yakın davranabilirdi. Nathan tepki vermezdi, ama onu da küçük düşürmezdi.

Nathan ona bir bakış attı ve Roxanne, Nathan'ın koluna dolamaya çalıştığı elini hızla geri çekti.

"Hadi başlayalım. Bay Kennedy'nin programı sıkışık," Nathan'ın asistanı Jack Johnson araya girdi.

Bu arada, Sarah Caroline'in kaybolduğunu fark etti. Onu bulamayınca panikledi ve telefona da cevap alamıyordu.

Seçme yerinde, William başladı ve Demi'nin gelmediğini gördü. Nathan'ın önünde utanç duyarak sinirlendi. İkinci kadın başrol için başka bir oyuncuyu seçmeye karar verdi.

Sarah, zor kazandığı şansını kaybettiğini görünce daha da telaşlandı. Tüm oteli aradı ama Caroline'i bulamadı, bu yüzden eve telefon etti.

Sophie cevap verdi, "Merhaba, burası Sarah'nın evi, ben Sophie."

Sarah sordu, "Sophie, Caroline eve döndü mü?"

"Hayır, anne seçmeye gitmedi mi?"

"Evet, ama şimdi onu bulamıyorum. Eğer eve dönmediyse, orada kal. Şimdi kapatıyorum."

Telefon bip sesiyle kapandı.

Sophie, odasına koştu ve bilgisayarda oyun oynayan Ryan'ın kollarına atladı. "Ryan, bir şeyler ters gidiyor. Annemiz kayboldu!"

Ryan kaşlarını çattı. "Annem seçmeye gitti. Nasıl kaybolabilir?"

"Sarah öyle dedi. Annemiz seçme yerinde kaybolmuş."

Ryan hemen oyununu kapattı. Sarah'nın dün Caroline'in seçmesinin Celestial Waters Hotel'de olduğunu söylediğini hatırladı.

Tombul parmaklarıyla klavye üzerinde hızla çalışarak, Celestial Waters Hotel'in güvenlik sistemine bir dakikadan kısa sürede girdi.

Ryan çok zekiydi ve bilgisayarlara çok meraklıydı. Yurtdışında büyük bir programlama yarışmasını bile kazanmıştı. Bu işleri profesyonelce halletti.

Ancak, güvenlik kameralarını açtığında, Celestial Waters Hotel'in bazı bölgelerindeki kameraların yarım saat önce manuel olarak kapatıldığını gördü.

Ryan'ın kaşları çatıldı ve hemen Sarah'yı aradı. "Sarah, annemizle ilgili bir sorun var. Resepsiyona git ve o zaman diliminde büyük bagajla şüpheli birinin çıkıp çıkmadığını sor."